Hokkabaz ✅ 84

 by Ali Taner Baltacı, Cem Yılmaz

Çok iyi lan ve tek bir taktikle tek bir trickle iyi bir film. İskender'e bağlanıyorsun bağlanıyorsun ve son anda kaybetmekten çok korkuyorsun. Bu çok kolay gibi gözükse de çok zor bir iş. Önce bir kere tek trickli olduğundan o patlarsa tüm film patlar sonra bir karaktere bu derecede izleyiciyi bağlayabilmek işi hiç kolay değil. Aslında genel eldekilere baktığında geri kalan karakterler ve yaşanan olayların çoğu oldukça yetersiz geliyorlar ama dedim ya tek bir hareket sadece İskender'e bağla ve tüm parçalar bir bütün olsun. Bir de sonu çok vurucu yapınca film gibi film. 

İskender ölse çok üzülürdüm. Hayatına Maradona'dan başka iyi insan girmemiş, babasından malum sebeplerden dolayı bir hayır görememiş ve hatta hep küçümsenmiş, hayalinin peşinden gittiği için çoğunlukla hor görülmüş yetmezmiş gibi bu hayali karşısına hep bir aksilikler çıkartmış, yetmemiş tahminen ilk defa birine gerçekten aşık olmuş onda da dolandırılmış. O soyulduktan sonra işler etrafındakiler için öyle ya da böyle iyi gitmiş, onlar hayatlarına devam ederken İskender 2 ay yerinden kalkamamış. Bana kalırsa olay sadece soyulmak, kandırılmak, aşk acısı çekmek değil. Sırtındaki onca yılın yükünü unutup bir hayale kapılmış bir umuda tutunmuş yükselmiş yükselmiş yükselmiş ama balon patlayınca tüm o unuttuğu yük onu yerle bir etmiş. Eee yüksekten düşerken de yapılabilecek tek şey hiç bir şey yapmamak. Yani aslında balon patladığında İskender çoktan ölmüştü. İntihar onun karakteriyle hiç bağdaşmasa da koşullar hem bizi hem İskender'i bu duruma razı etmişti. Çalan kapı, giden Maradona, karavan, panik... çok çok üzülmek için her şey hazırdı hatta üzüldük de. Sait abi kitap almıştı, turneye çıkacaktınız, Maradona gözlerini yaptıracaktı, e kuşlar da dönmüştü yani çok üzülecektik ama hokkabaz hokkabazlığını yaptı, hepimizi kandırdı. Mutlu mesut yaşadı hokkabaz. 

İçten içe o son hamle niye gelmedi diye düşünüyorum. Yani ölmemesi de filme uyuyor, hiçbir eğreti durum yok ama ölse çok çok hem de çok vurucu olmaz mıydı? Son sahnede Fatma gelse özür dilese falan yani o amacı olmayan bir filme bir anda tonlarca yük bindirse nasıl olurdu diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Bu sondan mutsuz değilim. İskender'in yaşaması içime su serpti, mutlu etti, umut aşıladı ama İskender ölse bir ömür yaralı kalırdım bence. Bu filmi belki bir ay belki bir yıl bir noktada unuturum ama o filmi bir ömür unutamazdım. Cem baba öyle olursa çok güçlü bir film olur diye mi korktu, bir komedyen olarak bu kadar ağır bir iş yapmaktan mı korktu, yoksa Türkiye şartlarına böyle bir film ağır gelir mi diye korktu gerçekten emin olamıyorum. Ortada bir korku yoktur belki de ben filmi anlamamışımdır. Belki İskender gerçekten ölmüştür ve son kısımlar artık yaşamdan ölüme geçerken gördüğü bir rüyadır, belki İskender'in de değil Sait abinin hayalleridir bu artık full delirmiş böyle bir gerçeklik kurmuştur kendine. 

Böyle de güzel film ama bir hareket ve türk tarihinin tartışmasız en iyi filmlerinden biri olurdu. 

84
03.06.2023