Game of Thrones Sezon 1 ✅⏬ 60

 by David Benioff, D.B. Weiss, George R.R. Martin, 2011


B01 - Winter Is Comming
by Timothy Von Patten, 17.04.2011, 1h02min

Aga biz dizi izledik harbiden ya 3-5 sene kadar. İlk sezonun en iyi yanı, özellikle kitapları okuduktan sonra daha rahat söyleyebildiğim, ana eserle olan aşırı benzeşmeleri. Bölüm kitabın sayfalarını çeviriyormuşum kıvamında. Sahne geçişleri o sayfa ya da bölüm değiştirmenin tam muadili gibi canlanıyor gözümde.

Ama bir eksiklik var ya da daha doğrusu bir sorun var. Eski dostları görüyor gibi değilim. Aramız biraz kötü gibi ya da sanki eskisi kadar önemli değiller gibi. Tabi ki nostalji hala hakim ama daha çok detay daha çok kaçırdığım şeyleri arıyor gözüm diziyi izlemek ve tecrübe etmek yerine. ( Özellikle son sezonlardan sonra dizi her ne kadar beni bu seriye başlatan şey olsa da önemini hatta tüm yerini kitaba kaybetti. Aşşağı yukarı aynı şeyi farklı formda anlatıyor dizi ama artık kitap değil. Başka birilerinin yazdığı bir fan fictiona dönüştü gözümde sorun bu sanırım.) 

İlk bölümün hızı o atlamalı sezonla neredeyse aynı bu arada. Tamam aynı demek ayıp oldu ama benzeştiği gerçeğini göz ardı edemem. İlk defa izlerken normal olarak böyle şeyler hissetmemiştim ama biraz amiyane tabirle kaşarlaşınca bu dizi niye böyle olduyu taa ilk sezonlardan aramaya başlıyorsun. 

Sanırsam ben diziden çok kitabı özlüyorum. Tabi diziyi izleyeceğim ama (hehe) yarıda bıraksam çok az canım yanar. Ama işte ortada bir borç var gibi geliyor. (bir ürüne böyle yaklaşmak zaten ne kadar problematik olduğunu gösteriyor ürünün.) Dizi beni kitaplara ve hatta edebiyata (daha doğrusu düzenli okuma alışkanlığına) daha bir sarılma konusunda iten önemli bir etken oldu. Diziyi izlemesem ne kitapları okurdum ne de bu ikisi arasındaki gerilimden doğan düzenli okuma isteğini kazanırdım. Fantezi türünün ateşleme duygusuna daha önce LOTR'da değindim diye hatırlıyorum, işte bu da benim LOTR'um. Kesinlikle onun kadar iyi değil ama yine de bu türün ateşleyici etkisini kendime en yakın hissettiğim yer burası oldu. Belki ateşlediği şey öyle büyük ya da güçlü bir şey değildi ama beni değiştiren bir dizi ve büyük resme bakınca değiştiren bir seri olduğu gerçeğini unutmamak lazım. 

 78
11.12.2021






B02 - The Kingsroad
by Timothy Von Patten, 24.04.2011, 56min

Amın Lanister'ları amın Sansa'sı. Ulan varya bu Sansa'ya öyle bir kuruluyorum ki, ulan aptal orospu o senin kardeşin lan kardeşin nasıl yalan söylersin nasıl satarsın bir sarı piç için amcık ağızlı seni. Senin yüzünden bir kurdu kestiler ötekini kaçırdılar ayıp değil mi lan. O da yetmezmiş gibi ailenle aran bozuldu, yanlış değilsem de kitaptaki listede de hala adın var. İnşallah kardeşin seni keserde kurtuluruz senden, zaten dizide de bir sike yaramıyorsun. Bir karakter hiç mi büyümez, hiç mi gelişmez, büyümüyor işte. Aptal bir amcık olarak giriyor diziye sadece bir amcık olarak gidiyor. (Dil cinsiyetçi gözükebilir ama bu sansanın kadın olmasıyla alakalı değil şerefsiz olmasıyla alakalı, nolur nolmaz belirteyim(bu oto sansür işi de ne kötü birşey anasını satayım yanlış anlanacak korkusu nasıl dahil oldu bünyeye şu son birkaç yılda, kendim hariç kimsenin okumadığını bildiğim yazıya bile kendimi açmaya çalışıyorum biz toplum olarak bu mental ağırlıkla yaşamaya nasıl karar verdik hala anlamıyorum)) Neyse bu noktaya kadar bölüm içinde zaten acaba tekrar izlemese miydim diye sıkılıp duruyordum bu mevzu da mum dikti. Lanister'larıda bu kadar onursuz ve 'high horse' yazmak ve bunu hem kitapta hem dizide bu kadar iyi verebilmek büyük iş, o kadar yakışıyor ki şerefsizlere laf edemiyorsun. Hepsi aslan gibi maaşallah, onun kadar kuvvetli ama bir o kadar da şerefsiz. 

Madem haneler muhabbetlerine girdik bir noktadan da bahsetmeden geçmeyeyim. Ben çoğu haneyi sevmiyorum hatta haz etmiyorum, hepsinin karakteristik artıları ve eksileri var ama niyeyse albenileri yok. Dizi boyunca pompalanan Stark'lar bile çekici değiller ya da doğru tabirle bana uygun değiller. En iyisi yan gruplar ve tek adamlar, dert yok tasa yok, sürekli kendi hanelerine uygun olmak gibi bir amaçları yok kendilerine uygun olsalar yeter. Falan filen ne diyorduk. 

Bu dizi benim kafama mı kazınmış anlamadım, iki bölümdür unuttuğum bir şey bile görmedim. sıkılmış hissetmemde bu da çok önemli bir etken kesinlikle. Öyle şıp diye isteyince hatırlayamıyorum ama bir iki nüans yakalayınca ilgili kısım patır patır dökülüyor. Çok aşırı hayranı olduğum şeyler bile kafamda bu kadar özel şekilde saklanmıyor buna yemin edebilirim. Bu serinin onlardan farkı sanırsam sosyal bir araç olarak kullanılmış olması. Hem lise hem üniversitede bir şekilde muhabbetini yapmışlığım daha doğrusu sohbet ağacında önemli bir şekilde kullandığım bir seriydi. Şu aralar kimselerle GOT konuşmasam da hala bu kadar aktif yer kaplıyor olduğunu görmek iyi mi kötü mü bilemedim. 

Bir de Jon ne gerek var aga kalsana kardeşlerinle en azından Rob'la, adam düz NPC bir akıl verirdin, yardım ederdin, Cat seni sevmiyorsa sevmiyor aga bununla bu kadar sene yaşamışsın bir ömür daha yaşarsın nolcak. Yazıya bak bu arada yine lise yıllarına döndüm resmen, keşke o zamanlar kadar da zevk alıyor olsam, he o dönemleri de pek hatırladığımdan değil ama sıkılmış olsaydım bunu hatırlardım gibi geliyor. 


73
12.12.2021

B03 - Lord Snow
by Brian Kirk, 01.05.2011, 58min

Hazırlıklar, hazırlıklar. Diğer bölümleri düşününce, hem gelecek hem geçmiş, daha az derinlikli bir bölüm diyebiliriz. Hatta pilot bölüm havası daha hakim bir bölüm. Daha fazla karakterle karşılaşılan ve yüzeysel olarak çokça şey öğrendiğimiz bir aralık. İlk iki bölüm biraz hızlı ve agresif şekilde konuya girmişti, şimdi de biraz nefes alındığını söyleyebilirim. Normal şartlar altında eğlenceli bir bölüm olması çok muhtemel, bu kim, bu ne, ne oluyor falan hafif hafif çeker insanı ama işte tekrarın laneti sıkıldım biraz. Daha şimdilik herkesin göründüğü gibi olduğu bölümler, sonrası malum zaten. Ben harbiden niye tekrar izliyorum diye sormaktan kendimi alamıyorum. Cevap belli buralarda olsun diye ama hatıralarımdan mı yazsam diye de düşünmüyor değilim. O zaman da hakkını vermemiş gibi oluyorsun daha yaralayıcı olur. Kötü olduğundan değil, dizi çok güzel ama ben unutmamışım ki. Bilmiyorum biraz daha devam edip karar vericem. 

69
13.12.2021

B04 - Cripples, Bastards and Broken Things
by Brian Kirk, 08.05.2011, 56min 

Ah Cat sen ne salak karısın dicem de işte her şey öyle olması için denk gelmiş. Harbiden Tyrion o gün başka bir handa konaklamak istese nasıl olurdu acaba. Bu kadar kaotik olmazdı her şey sanırım. Bu tüm hikayenin kıvılcım noktası daha doğrusu prensin vurulması gibi oldu bu biraz. Şu an tarafların hepsi çok katı duruyorlar. Karakterlerin hepsi kendi yazılı şemalarına o kadar bağlılar ki diğer sezonlardaki değişimleri bilince insan biraz garipsiyor(ki bu bir noktaya kadar iyi bir şeydir hatta çok iyi bir şeydir çünkü karakterin hikaye içerisinde geliştiğini ve değiştiğini gösterir). Ki aslında bu yorum bir noktaya kadar saçma çünkü şu an bile değişme eğilimleri gösteren karakterler sezilebiliyor. Özellikle Jamie o kadar bir kişisel bilinmezlik ve anlaşılamamanın içindeki karakterinden çok kolay çıkabiliyor ama sezdirmemeyi de iyi başarıyor. Sanırsam kararımı verdim bu arada. Sezon sonuna kadar izleyip bırakmak olacak bu dizinin kaderi. Bir de an itibariyle FMA'yı yazmaya çalışıyorum, ikisi ard arda bile yeteri kadar yorucuyken aynı anda uğraşıyor olmak bambaşka bir zorluk doğuruyor. Ne bekleyerek başladım bu diziye hatırlamıyorum ama bu hislerle başlamamıştım ondan eminim. İlerleyen dönemde göreceğiz bakalım. 

67
13.12.2021 

B05 - The Wolf and the Lion
by Brian Kirk, 15.05.2011, 55min

Kılıç savaşı güzeldi. Sanırım ilk sezonu izleyip bırakıcam. Daha ilerlemek istemiyorum. Son sezonlar beni yorduğu için mi, ard arda re-run'lar yaptığım için mi, yoksa tüm albenisi diğer insanların da izliyor oluşundan almasından mı bilmiyorum ama artık tat vermiyor. Diziyi izlerken aklıma gelenleri 2 saniye sonra unutuyorum. Sezon başladı başlayalı setler ne güzel diye yazmak istiyorum ama artık içimden bile gelmiyor. Sanırım kitabı okumak bu kadar sıkıcı olmaz gibi geliyor ama şu an ki reaksiyonlarım beni korkutmuyor değil. Dizi gitmiyor boğazımdan ve ben niye gitmediğini bilmiyorum. 


63
15.12.2021

B06 - A Golden Crown
by Daniel Minahan, 22.05.2011, 53min

Popülerlik... Bu diziye dair en büyük kıvılcımım buymuş popülerlik. Bu yeni fark ettiğim bir şey değil, etrafımda görerek-duyarak izleme ihtiyacı duymuş, izledikçe sadece etrafımda değil neredeyse tüm dünyada izlendiğini görmüş ve daha bir şevkle izlemiştim. Beni daha sonrasında dizide tutan şey popülerlik değildi ama çok önemli bir etken olduğunu göz ardı etmemek lazım. İnsana daha önce tanımadığı arkadaşlar kazandıran, bilmediği diller öğreten, yaralı alışkanlıklar kazandıran, gece kaldıran sabah uyutan bir etken. Popülerliği alınmış bir ürün neyse odur, güzelse güzel çirkinse çirkin. Artık daha nötr bir alandadır ve kendi kabiliyeti kadar vardır. Game of Thrones çok iyi bir dizi hatta öyle iyi bir dizi ki fecaat son sezonlar bile üstünden o pırıltısını alamadı. Güzel canlandırıcı bir heykeli çamurla kaplasanız da fark etmez, bokla kaplasanız da. Ama heykeli zor girilen bir müzeden alıp şehrin giriş kapısına koyarsanız insanlar eskisi kadar önemsemez. Her giriş çıkışta görürsünüz, dokunursunuz, gün geçtikçe alışırsınız, belki şehrin sembolü olmasından sebep şehre olan nefretiniz heykele kayar belki de bunların hiç biri olmaz hala çok önemledir sizin için üzerine hikayeler yazarsınız ama nasıl davranacağınızın kontrolü sizindir. Belediye eğer heykele bakmıyorsa, korumuyorsa fiziki olarak da heykele yapabileceğinizin sınırı yoktur ve tahminen bir noktadan sonra bu heykelin bir önemi de yoktur. Bırakın bir takım bireylerin değer verip vermemesini, kendini sembolü yapan şehir bile artık önemsemiyor demektir. Bir de yetmezmiş gibi kurum kanalizasyonunu heykelin üstüne boşaltıyorsa bilin ki bi bokluk var. He işte bu heykel gibi bu dizi. Artık değeri yok, mahalleli yapacağını yapmış yanına yaklaşınca artık pis kokuyor. Heykel güzel ama her yanı kırık dökük, üzerinde grafitiler var koca koca x bilmem kimi seviyor, ankaragücü falan yazıyor. Eski halini hatırlıyorsunuz, ilk gördüğünüz gün ki güzelliğini, ne kadar sevildiğini falan ama gerçeklik baskınlaşıyor bir anda çünkü nefes aldıkça kokusu içinize doluyor. Her şeyi bir kenara bırakıp tekrar seveceksiniz ama heykeli yapan adam bile elini ayağını çekmiş heykelden hatta heykele yapılanlara sesini bile çıkarmamış. E içinizde öldürürsünüz o zaman siz de heykeli. Ben bu diziyi öldüreli çok olmuş ve bunu tahminen son sezondan falan da önce yapmıştım. Heykelin ilham aldığı şeyi görüp daha da büyülenmiştim çünkü ama heykel de çok güzeldi ama mekruklaştı, alay konusu oldu ve kokuyor ama nasıl olduysa bu ilham alınan şeye hiç bulaşmadı ya da şimdilik ben öyle zannediyorum. SoIaF kutsalım değil ama yapılan şeyi biraz iğrenerek izliyorum uzaktan. Hem şehrin tavrı hem şehirlinin tavrı kolunu bacağını kafasını söktü heykelin ve izlerken niye kimse sahip çıkmadı diye üzülmekten başka bir şey duyumsayamaz oldum. GoT maalesef hak ettiği yerde, bense ona artık tanımadığım bir ünlünün sokaklara düştü haberi gibi yaklaşıyorum "yazık olmuş, tanımıyordum ama yazık olmuş".


50
15.12.2021



B07-08-09-10
2011

7-8-9-10 karışık yazıyorum. Tadı yok artık bu dizinin. Zaten tüm yazacağımı 6. bölümde yazdım. İlgileniyormuş, beğeniyormuş, etkileniyormuş gibi bile yapamıyorum şu an. Bizim bu diziyle aramızdaki şey her ne idiyse artık yok. Uzunca bir zamandır kendimi bu diziye aşık zannediyordum ama gel gör ki benimkisi sadece basit bir etkilenmeymiş. Etkisi bitti aşk bitti. Onunla yaşayabileceğim tüm hisleri az çok tüketmişim artık geriye sadece posası kalmış. Ölü bir adam boş bir tabakla ne kadar doyuyorsa bu dizi de beni o kadar doyuruyor. 

50-50-50-50
15.12.2021


60

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Magicka ❌

Golden Compass ✅ 78

Hangover ✅ 64