Powaqqatsi ✅ 71

 1988, by Godfrey Reggio, 1h39min

Açık konuşayım Koyaanisqatsi kadar etkilenmedim. Filmin büyük çoğunluğunda kendi fikir ve hayallerimin içindeydim. Yani bir şeyler anlatmaktan çok bir takım rastgele görüntüler ve müzik gibiydi ama temelde yine bir şeyler anlatıyordu.

İlk film insan, doğa, insan doğası, teknoloji gibi daha genel ve holistik şeyleri ele alıyordu bence. Burada yine bu nüanslar var ama bu sefer daha özel daha tek bir şeyi anlatıyordu. Görüntülerin geneli seremoniler, çocuklar ve çalışmak üzerineydi. Çoğunlukla 3. dünya ülkelerinden geliyordu görüntüler. Zaten bu unsurları birleştirince çok bariz bir kaç tema kafada canlanıyor ve bana kalırsa filmin kabul ettiği anlatı da buydu. Artık buna kahpe düzen mi dersiniz, kapitalist sistem mi, yoksa insanı insanlıktan çıkarmak mı dersiniz o şey buradaki anlatı. 

Yaşayamayan ve sadece başkası için var olan insanlar. Üç kuruş paraya dünyayı omuzlarında taşıyan araçlar ve evet düzen içinde onlar insan değil sadece birer araçlar. Bu bile insanın ne kadar kötü bir doğaya sahip olduğunu göstermede yeterli. Hayatında hiç çalışmamış ben bu çocuklara bakınca dünyanın yükünü omuzlarımda hissettim. Belki ben de tam anlamıyla yaşamadım ve yaşamıyorum fakat bu insanların yaşam olarak adlandırdığı şeyin insanı hiçbir yanı olmadığını o yüzden hayatlarında bir gün dahi yaşamadıklarını düşünüyorum. Bir de ben hayatı boyunca çalışmak istemeyen biri olarak izleyince daha bir midem kalkıyor bu amına koyduğumun düzenine. 

Seremonilerde aslında insanların yaşamadığını farketmemesi adına uydurulmuş şeyler ile birlikte yaşamaya en yakın tek şey belki de bu insanların hayatında. Din ve dinler değil fakat inanç ve inanmak gerçekten çok garip bir olgu ve fenomen. İnsanın yaşamaya dair en iç güdüsel ve mantığın en primitif dönemlerinden kalan yegane bozulmamış tek duygu. Haliyle de en sömürülmüşü. O yüzden inançlara veya dinlere tam anlamıyla bir kötülük bahşedemiyorum ama iyi niyetle kullanıldıklarını da hiç görmedim. İyi olarak ortaya koydukları her şeyin arkasında bir şey bulmak kaçınılmaz. Ben de bir şeylere inanıyorum fakat bunu temelde anlamlandıramadığım şeylere olan korkumu bastırmak için yaptığımın da farkındayım. Yani hiçbir inanç temelde sadece inanç değildir arkasında hep başka bir motif daha vardır haliyle bu düzende de en önemli silahtır. 

Birazcık bu sebeplerden dolayı ben filmde kendimi kaybedemedim ve büyülenemedim. Çünkü ortadaki şey büyülenecek değil tiksinilecek, nefret edilecek bir şey. Yanlış anlaşılmasın filme karşı değil düzene karşı bir nefret. Gene iyiydi film fakat o özel yapan parçası bu sefer yoktu sanki. Özel yapan bir şey olmayınca bu diyalogsuz filmler için sıradanlaşma potansiyeli çok yüksek oluyor. 

He bir şeyi atlıyorum, filmin düzenle alakalı bir şey anlattığını anlamanın en kolay yolu filmin sonunda veriliyor. An entity, a way of life that consumes the life force of other beings in order to further its own life( e benim bu). Bu sikik düzeni bundan daha iyi anlatacak bir sözcük grubu yok. 




71
28.01.2022


P.S.: Yaşamak çalışmak değildir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Magicka ❌

Golden Compass ✅ 78

Hangover ✅ 64