Pulp Fiction ✅ 86

 by Quentin Tarantino, 1994, 2h34min


Çok düz hatta belki sıradan bile denilebilecek bir... konular bütünü. Evet olayların sıradan olmaya dair en ufak bir yakınlığı yok ama kendi oluşturduğu alanda sıradan olmaya şeyleri bile oldukça sıradan ve doğal gösterme konusunda mükemmel bir film. Her karakter aslında o kadar absürt, her olay aslında o kadar saçma ki bir de içerisinden çıkardıkları twistle beraber insanın artık gerçeklikle bağını kırıp filme yani kendine odaklatma konusunda çok çok başarılı bir film. Bu saçmalık daha doğrusu absürtlük temasıyla kendi kafamda hep Big Lebowski'yle karşılaşıyor ve onun absürtlüğü komik almasıyla bunun absürtlüğü ciddiye alması arasında garip bir biçimde ciddiye alan daha baskın bir noktada duruyor. Bu ciddiye alış filmin birileri tarafından yazılan bir şey olduğu bilgisini siliyor film boyunca ve çok da kolay yakalanamayacak doğallığı hemen parselliyor. Bu durum kesinlikle takdire şayan. 

Bu durumu oluşturan en basit ve en görünürdeki sebep oyunculuk. Tek kelimeyle destansı bir oyunculuk var burada. 3 saat önce var olmayan bireyler bir anda kanlı canlı karşındalar ve hiç birinin arkası dolu değil, hiçbirinin isimleri dışında filme getirdikleri bir şey yok ve arkalarını doldurmaya dair en ufak çaba bile yok ama öyle bir oyunculuk var ki sanki Allah'ın mucizeleri gibi bir anda yoktan var oluyorlar ve hiç yadırgamıyorsun. Divine intervention'ın oyunculuk hali işte burada karşımızda. En ufak karakter bile süper oynanış inanılmaz bir şey. 

Ve oyunculuğa nazaran daha derinden gelen ama oyunculuktan bile etkili olan, oyunculuğun bu kadar etkili olmasını kılan şey. Sunuş. Bunu oluştururken çok kompleks, çok giriftli, çok kafa patlatılmış bir iş yapılmıyor aslında. Ama film mediumu adına sıkıcı olabilecek bir hikayeyi alıyor, parçalıyor, karıyor ve yeniden birleştirerek bu sıkıcı olabilecek şeyden iki buçuk saatlik başarılı bir film çıkarıyor. Bu basit trik karakterleri parlatıyor çünkü ana hatlarıyla hikayenin parlayabileceği bir durum yok, önemsiz adamı önemli kılıyor, zaman geçsin diye söylenen bir şeyi alıyor ana hikaye yapıyor, ana karakter gibi gördüğün adamı öldürüyor, iki sikik hırsızı yaşatıyor. Küçük, basit ama hayvan gibi iyi sunum dokunuşları. 

Uzatmaya gerek yok. Bu film boşuna kült değil. Bu film boşuna popüler değil. Ve bu durum çoğu kült film için söyleyebileceğim bir şey değil. Pulp Fiction filmcilik adına çok çok iyi bir film. Benim adıma tek eksiği bana geçirdiği bir duygu olmaması ve bu bağlamda duygusal bir derinliğe sahip olmaması. Ama filminde amacı bu zaten. Film bunu olaylar, karakterler, cevaplar üzerinden direkt olarak 'sana bir derinlik sunmayacağım' diyor çünkü kenarda köşede o duygusal derinliğin yaratılabileceği şeyleri sana gösteriyor ve yapmayacağım diyor. Vincent'le Mia'ya bir aşk derinliği yaratabilirim ama yapmayacağım. Butch ile patronun yaşadıklarına bir onur, bir iyi kalp ya da centilmenlik derinliği ekleyebilirim aslında ama yapmayacağım. He sen bir şeyleri öyle görmek istersen bana hava hoş. Vincent'e üzülmek, Jules'a sevinmek istiyorsan senin bileceğin iş ama bu benim amacım değili çok iyi veriyor ve aslında bahsettiğim sıradanlık da buradan geliyor. Olaylar ve karakterler ne kadar gösteriliyorsa o kadar var geri kalanı izleyicinin kendi paranoyası. Bu durum çok karakterli ve başarılı işlemiş bir şey de olsa filmi çok güzel yapmış bir şey de olsa ben o duygusal derinliği yakalayamayınca bir filme özel demem çok zorlaşıyor. Bu film belki iyi bir 9 bile değil ama kendi olarak var olmuş çok katı ve yerini hak eden bir film. 



86
11.03.2024








Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Magicka ❌

Golden Compass ✅ 78

Hangover ✅ 64