Bitirdikten Sonra

27.02.2021, by Timur Akkurt, 1:35:24 Madem yeni bir şeye başladım en azından ağır bir top ile başlayayım diye özel olarak bekledim bu yayını. Onlar kendi aralarındaki muhabbeti paylaşmaya başlayalı birinci yıllarını kutlarlarken, ben (benim için) ne kadar doğru, iyi ya da yararlı olacağını bilmediğim biraz olsun tüketme alışkanlığıma bir düzen getirsin diye böyle bir işe girişiyorum. Bu ne idüğü belirsiz yazılardan eğer mutlu olursam hayatımdaki her boka kritik vari yazılar yazar konumuna gelmem çok ama çok olası ve aynı zamanda korkutucu da. Ama şimdilik bu iş oldukça zor görünüyor. Şu an bunu ve bununla gelecek diğer yazıları bile yazmak çok zor geliyor, gelecek. Çünkü Youtube çoğu zaman böyle şeylere uygun bir yer değil. Sosyal medya mecraları bir şeylerin üzerine düşünmek için var olan mecralar değil artık. Evet içlerinde hala o vizyonla hareket eden kitleler var ama yüzdeye vursak en fazla yüzde beş ederler haliyle bu yazı ve yazılar eşyanın tabiatına aykırı şeyler. Youtube videol

1953, by   Sait Faik Abasıyanık Vay be! Şimdiye kadar okuduğum en feminist şey diyebilir miyiz buna? Öyle kötü yazılanlarından değil harbiden güçlü, harbiden feminist ve harbiden olması gerektiği gibi. Aslında bu konuda ne biliyorum ki feminizmle olaya giriyorum ve bu kitabı en feminist şey olarak sayıyorum ki. Neyse cehillik diyelim. Güçlü karakterler yazmak gerçekten zor bir iş çünkü süper kahraman olmakla, lalettayin bir insan olmak arasındaki çizgi çok ince. Nevin ya da Ayşe bu ülkenin erkek egemen toplumunda insanca yaşamaya çalışan her kadın kadar güçlü bir karakter. O bir süper kahraman değil ama bunca zorluk, çıkmaz ve en kötüsü sürekli ona karşı olan toplumsal normların içinden hayatta çıkabilecek kadar, onlardan uzaklaşabilecek kadar güçlü bir birey. Maalesef bu ülkenin erkek fertlerinden biri olduğum için hatta ve hatta genel olarak erkek olduğum için bazen çok utanıyorum. Utanmam kendi kimliğime dair değil, bu kimlikteki sıfatları paylaştığım kişilere dair bir utanç. O kada